30 Nisan 2009 Perşembe

koku...

bütün yeni doğan bebeklerin tereyağı kokması gibi , bütün canlılar da kendilerine has kokulara sahiptirler . sadece canlıların değil , birçok maddenin kendine has bir kokusu vardır . neredeyse hayatımızdaki bütün canlıların , kullandığımız bütün enstrümanların kokuları vardır .
bir de kendi kokularımızı saklamayı sağlayan kokular vardır . bir süre sonra da bu kokuları kendimizle özdeşleştiririz ve böylece kokumuzdan uzaklaşmaya başlarız .
yeni doğan bebekler tereyağı gibi kokar , elinden bırakmak istemezsin . anneler güzel güzel sevgi ve samimiyet kokar , incitmeye kıyamazsın . babalar oturaklı ve otorite kokar , evden çıkmak istemezsin . bazıları da buz gibi kokar , içeri girmekten korkarsın .
eskiden doğa da güzel kokarmış . denizler bok kokmazmış , ormanlar çöp kokmazmış . çiçekler görüntüleri kadar , kokularıyla da insanları büyülermiş . ama bunlar eskidenmiş .
yeni alınmış kitaplar da çok güzel kokar . okumadan önce içine gömülüp iyice koklamak gerekir . lisedeyken de güzel bir geometri hocam vardı . kadın çok güzel kokardı . tutup ısırmak isterdim . yapmacık da olsa , güzel kokardı...
bazılarına göre rakı da çok güzel kokar . hele bir de karnın açsa ; yemeği yapan da kokular kadar güzelse ; o yemek , tadından yenmez . yemekten sonraki kahvenin kokusu da müthiştir . bir de sigara yakarsan , en kral parfüm yanında halt etmiş...

sevgilinin kokusu da müthiştir . buram buram aşk ve şehvet kokar , peşinden ayrılamazsın . sevgilin gittikten sonra , yataktan çıkamazsın . koku , yastığın çarşafın liflerine kadar işlemiştir artık . bazı insanlar da harika kokar . kokunun gerçek mi yoksa yapmacık mı olduğunu anlayamazsın . en tehlikeli kokulardan biri de budur . bu koku bir hayat kadınının kokusudur . bunun farkına vardığında iş işten geçmiştir artık .

bunlar aklımdan geçerken kitap okuyordum , müzik de açıktı . kitap , patrick suskind'in adlı kitabıydı . çalan müzik ise , nirvana'dan ''koku''''scentless aprentice''...

cobain'in kokusuydu belki de , bu şarkının sözlerine düşen...

''karabalık''

''ne yazık , pişmiş ekmek çiğlerin elinde
ne yazık , çeşmeler cimrilerin elinde.''


Hiç yorum yok:

birleşin...

çıktı bir gün bir aydın sakalları arasında saklanmış ağzıyla konuştu işçilerle anlattı gerçeği dedi ben memnunum hâlimden ama üzüyor beni s...