3 Mayıs 2009 Pazar

bak buldum...

beni bulmak senin görevin demiştin
belki onu da anımsamazsın şimdi
unutkansın
ama bak ben buldum seni
uzak şehirlerdeyken bile
gece boyu süren otobüs yolculuğunun sonunda
buldum seni
senden kalan bir şeylerin olmaması
ne güzel şimdi değil mi ?

ayrı şehirlerde yaşadığımız içtenliği
kaybetmek şimdi aynı şehirde
aynı çimenleri ezdik aynı güneşe bakarken
bu dağlar nereden geldi şimdi
nereden geldi bu azgın nehirler

en beyaz bulutlardan atlardık bir diğerine
karşılıksız değildi hiçbir el uzatmalar
şimdi nerede bulamıyorum
nereye koyduk saflığımızı

en uzak şehirler korkutamazdı kimseyi
şimdi en yakın sokaklar birer katile dönüşüyor
duyuyorum şehrin tüm sesini otomobillerin
oysa seni ve doğayı duymak isterdim sadece
kulaklarımda medeniyetin en çirkin sesleri yankılanıyor

harcamamaktı birbirimizi ilk verdiğimiz söz
sürüklemekti hatta kollarımızdan tutup çocuk çılgınlığınca
anlatılamayan onca his ve dökülmeyen onca gözyaşı
harcıyor insan denen şu canlıyı bir gecede
şimdi nerede bulamıyorum
nereye koyduk samimiyeti

beni bulmak senin görevin demiştin
bak buldum işte
en güzel şarkılarda ve okunan kitaplarda seni
bir kırmızı çiçektin belki
okunası bir kitabın orta sayfalarına sıkıştırılmış.


''proleter balık''

Hiç yorum yok:

birleşin...

çıktı bir gün bir aydın sakalları arasında saklanmış ağzıyla konuştu işçilerle anlattı gerçeği dedi ben memnunum hâlimden ama üzüyor beni s...