19 Mayıs 2009 Salı

kitaba girer düşler...

wladimir bartol ,ilk eseri olan ''alamut''u 1938 yılında anadili olan slovence ile kaleme alarak tamamlamıştır . kitap genel olarak ismailik'in savunucusu hasan sabbah'ı ve onun alamut kalesini , cennet bahçelerini , fedailerini anlatıyor ...

aynı medresede eğitim görmüş olan hasan sabbah ,nizamülmülk ve ömer hayyam aynı zamanda çok iyi dostlardı. birbirlerine ''kim iyi bir mevkiye gelirse ,diğer ikisine yardım edecek '' diye söz verirler. nizamülmülk selçuklu devleti'nin baş vezirliğine kadar yükselir. hasan sabbah ise saraya girmek için ömer hayyam'ı kulanır. kısa zamanda sultan melikşah'ın gözüne girer ve sarayın kütüphanesinde göreve başlar . burada bilgisine bilgi ,görgüsüne görgü katar .diğer yandan da saray içinde süikast planlarını gerçekleştirmenin hazırlıklarını sürdürüyordu . bu yüzden nizamülmülk ile arası açlır. sultan melikşah , vezirlerinden saray hesaplarının bir raporunu ister. hasan sabbah , çok uzun sürede toparlanacak saray hesaplarını 40 gün içinde hazırlayabileceğini belirtir. 40 gün sonunda raporları hazırlar ama nizamülmülk'ün oyunuyla melikşah'a sunamaz. sultan melikşah ,hasan sabbah'ın canını bağışlar ama onu saraydan uzaklaştır...

bunun ardından hasan sabbah intikam planları yapmaya başlar . fethedilmesi çok güç olan alamut kalesi'ni çarpışmaya girmeden keskin zekasıyla ele geçirir. alamut kalesi'nin arka bahçesine sahte bir cennet oluşturur . köle pazarından getirdiği en güzel kadınları burada toplar . burayı kuran'da geçen ceneete benzetir. türlü türlü yemiş ağaçları , musluklarından bal akan çeşmeler .hurilerle boy ölçüşebilecek kadar güzel kadınlar ...
eyleme göndereceği fedaileri , haşhaşla uyutan hasan sabbah , bu kişileri gizlice buraya taşıtır ve uayndıklarında kendilerini cennette sanacakları bir ortam yaratır .
bu cennet bahçesinden çıkmak istemeyen fedailere de oraya ulaşmak için bir imkan sunar . ölümüne düzenlenecek bir eylem , feda eylemi . hepsinin aşık tutulduğu bir kadın olan fedailer , o kadına ulaşmak için , bu eylemlere tereddütsüz girişir ve ölürler . bu eylemlerin en önemli silahı da haşahaştır...

hasan sabbah amaçlarına rahatlıkla ulaşmış olur .kaleyi almaya çalışan , paralı askerlerden oluşan ve fethetdikleri ülkelerin ganimetleriyle geçinen selçuklu devleti , ölümden korkmayan ve ölüme seve seve giden fedaileri görünce dehşete kapılıp bozguna uğrar. başvezir nizamülmülk ve hükümdar melkişah hasan sabbah'ın fedaileri tarafından öldürülür . bu olaylar selçuklu devletinin sonunu hazırlar...

kitap çok yalın , sürükleyici ve etkileyici yazılmış ; fakat birçok çelişkiyi de içerisinde barındırıyor . en başta nizamülmülk , hasan sabbah'tan sekiz yaş büyüktür .aynı dönemde eğitim almaları olanaksızdır . bir de farklı bölgelerde eğitim aldıkları düşünülürse !...

kitap : fedailerin kalesi alamut
yazar : wladimir bartol

kitapta ismailik'in asıl anlamının hiçbir şeyin gerçek olmadığı , her şeye izin verildiği olgusudur . bu cümleyle ismailik'e hakaret edilmiş sayılır bence. aslında kökeninde islami düşünceyi önemli ölçüde taşıyan ismaili'ler , dini yorumlarken toplumsallığı esas almışlardır . hak ve adalet özlemini giderecek ,toplumu kurtuluşa götürecek bir anlayışla kuran'ı yorumlarlar . batınilik'de , kuran'ın ve hadislerin açık anlamlarının ötesinde gizli anlamları bulunduğuna inanılır . bu inançlardan baba ishak ve şeyh bedrettin gibi dönemin ilerici kişilikleri de etkilenmiştir .

diğer taraftan , fedailere feda eylemlerini yaptıran en önemli etkinin haşhaş olduğu yazılmıştır kitapta . fakat haşhaşın en önemli özelliği burada unutulumuş. haşhaş insana , kendine güven ve cesaret vermesinin yanında ,
insandan çok önemli bir şeyi alır : ''dikkat'' !
nizamülmülk ve melikşah'ı öldürmek ise çok dikkat isteyen bir plan ile olmalıdır . haşhaş kullanan bir insanın bunu yapabilmesi çok zordur ...


''deniz aslanı''

Hiç yorum yok:

birleşin...

çıktı bir gün bir aydın sakalları arasında saklanmış ağzıyla konuştu işçilerle anlattı gerçeği dedi ben memnunum hâlimden ama üzüyor beni s...